3 Aralık 2012 Pazartesi

neler neler

Şuanda takıldığım arkadaş grubu 40 yaş üzeri bayanlardan oluşuyor.
İş yerimde genç insan yok arkadaşlar.
Şikayetçi miyim, yok hatta baya memnunum.
hatta çoğu arkadaşımla geçirmediğim kadar güzel vakit geçiriyorum.
Cuma günü yapmamam gereken bir şey yaptım ve yine kendimi alışverişe verdim.
Ev arkadaşım Oxxo'da çalışıyor.
Önceden olsa Oxxo'nun kapısından geçmeyen ben şimdi oradan çıkmıyorum.
Düşünün yani 2'de işten çıktım. Saat 6'ya kadar orada oyalandım. Artık mağazadakiler ile baya kanka oldum.
Ev arkadaşımla beraber oradan çıktık kahve mahve derken saati 8 ettik, bir de güzel yağmura yakalandık.
Boynuma taktığım şalı kafama geçirince İran'dan gelen kadınlara benzedim.
Cumartesi günü uyurum diyerekten cuma gecesi yatağa gece saat  2'de girdim.
Sonra şöyle bir durum oldum ev arkadaşımın(bunda sonra kızan diyerek bahsedeceğim siz anlayın kim olduğunu) sevgilisinin başına gelen olayı hatırlayınca altıma ederek odamdan koşarak çıkışım  ve kızanımın odasına girişim bir oldu, geceyi korkudan ona sarılarak geçirdim.
Sevgilisinin başına gelen olay ise;
Kendisi gece bizden Eryaman'a kendine evine gitmek için yola çıkıyor.
Gece saat 3 gibi olay yerine vardığında arabayı park ederken birden arkadan birinin geçtiğini fark ediyor.
Önce yanlış anladığını düşünüyor fakat sonra yan camı yaşlı bir kadın tıklatınca çığlığı basıyor. Arabanın içinde baya bekledikten sonra koşarak apartmana giriyor.
Ben bu olayı duyunca baya dalga geçtim.
Tabi Cuma gecesi saat 2'de kızanın odasına gidince o da bana " sen misin benim sevgilime gülen" bakışları attı.
Ertesi gün alışkanlıktan mı bilmem sabahın 9'unda kalktım.
Bizim İtalyanlarla "dışişleri mensupları eşleri dayanışma derneği" nin düzenlediği kermese gittik.
Çok çok harika değildi.
Ama farklı faklı bir çok kültürden insan vardı ve ben birkaç bir şey aldım.
Belçika standından kartpostalların koyulacağı çok şirin vintage bir kutu ve Mısır standından bir papirüs.
İtalyan arkadaşlardan biri Bruna aslen Yunan fakat anne tarafından Mısırlı garip biraz karmaşık.
Bize falafel  yiyelim deyince biz de hayır demedik.
Tadı çok çok harika değil ama güzeldi.
Sonra stantları gezerken Pakistan'ın standından samosa böreğinden tattık.
Stanttaki her şey nohuttan yapılmıştı.
Kadına neyi sorsam hemen bunun içinde de nohut var dedi.
Dedim acaba Pakistan'da nohut bolluğu mu var????
Yalnız salon o kadar sıcaktı ki bayılacaktım. Resmen buhran geçirdim.
Oradan çıktık Hamamönüne gittik.
Bizimkiler daha önce buraya görmemişlerdi.
Safranbolu'ya ve Beypazarı'na gitmiştik. Hamamönü'de biraz buraları andırıyor aslında.
Hayran kaldı arkadaşlar.
Belki gittiyseniz bilirsiniz şişman bir kedi heykelinin olduğu güzel bir park var orada .Oraya oturduk havadan sudan konuştuk.
Camiye girmek istedi bizimkiler. Girdik, ben hayran kaldım davranış biçimlerine çünkü çok saygılıydılar.
Hamamönüde yetmedi oradan Kızılay'a geçtik. Mağazalara girdik Bruna kendine pantolon alacaktı ama maşallah o hiç bir şey almadı ben ve Rosaria yine kendimizi tutamadık.
Beraber önümüzdeki yıl için gezi planları yaptık eğer gerçekleşirse çok mutlu bir insan olabilirim:)

2 yorum:

  1. ayy yalnız olay tam filmlerdeki gibi olmuş da merak ettim.Kadının derdi neydi acaba?
    ya da orada bir kadın var mıydı gerçekten rınınrırnını... haha :)

    hepsisatista.blogspot.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kadın gerçekten varmış. Apartman görevlisi kadının deli olduğunu söylemiş:)

      Sil

Aaaa, gücenirim ama düşündüğünü yazmazsan